menu

24 Nisan 2016 Pazar

SALZBURG

10.10.2016  SALZBURG
Bu güzel şehre Viyana’dan Westbahn ile iki buçuk saatte ulaşabiliyorsunuz. Hızlı trenin biletini internetten alabileceğiniz gibi bizim gibi trenin içindeyken de alabiliyorsunuz. Trenin içinde sadece nakit para geçiyor ve içerde ücretsiz internet var. Giderken bilet için 25.50 € /kişi , dönüşte ise 26.50 € / kişi ödedik. Daha hızlı gitmek isterseniz Obb ‘ nin sitesinden IC veya Railjet’ ten bilet alabilirsiniz tabi fiyat farkı vermek isterseniz.
Trenden inince hemen önünden şehrin merkezine giden 3,5 ve 6 no’lu otobüslere binebilirsiniz  ;biletler günlük sınırsız 2.40 € . Fakat  biz yaklaşık 15 dakika yürüyerek gitmeyi ve bu arada hem Mirabell Bahçelerini gezmeyi hem de etrafı seyretmeyi tercih ettik . İlk bölge Salzag  etrafında kurulmuş eski şehir.





Mirabell Bahçeleri resimlerden de anlayacağınız gibi çok büyük olmayan bir yer. Günün hava sıcaklığını da söylemeden geçemeyeceğim 5 derece idi ve epeyce üşüdüm. Buraya gelmeden önce Sevgili İstanbul’umun sıcaklığı 25 derece idi. Bahçede, sezon itibariyle de henüz ağaçlar açmadığı için çok zevkli değildi.
                                                   

                                                              




Buradan yürümeye devam edince Makartplatz Meydanı ‘ na çıkıyorsunuz ki hemen burada solunuzda Mozart ‘ ın yaşadığı evi görüyorsunuz.


 


Köprü üstünden geçerken çok güzel manzara sizi selamlıyor ve tabi klasik olarak her köprüde olduğu gibi bir sürü asılmış kilitle karşılaşıyorsunuz.


 Köprünün karşısındaki caddenin adı Getreidegasse. Sağa doğru yürüdüğünüzde  pembe ,yeşil ,mavi  ve sarı renkli binalar ile karşılaşacaksınız ve bu binaların üzerinde iki adet tarih göreceksiniz. Biri 1400 ‘lere ait ki bu tarihler o binaların yapım tarihi ,diğeri ise 2000 ‘ler ki bunlar da restorasyon tarihleri.

                                                   

 Bu binaların hemen tepesinde Modern Sanat Müzesi var . Benim pek ilgimi çekmediği için girmedim. Bu binalardan sola doğru yürümeye devam edince şehir kapısı gibi bir kapının altından geçiyorsunuz. Buradan geçerken de açıkta sergiledikleri bazı tarihi taşları görüyorsunuz.

        
 
 Lüks bir sokak içinden yürürken vitrinlerde gördüğüm bazı yerel kıyafetlere de hayran kaldığımı belirtmek isterim.

 


Yolun solunda Rathaus  Platz yani Belediye binasını görüyorsunuz.Mozart Geburtshaus ,Mozart ‘ın doğduğu evi görebilirsiniz. Burayı ziyaret kişi başı 10.00 €. Bu müzenin hemen yanında Nordsee ‘de güzel bir yemek yiyebilirsiniz. Bölgede iki adet meydan var :Salzburg Katedrali’nin olduğu Dom Meydanı ve çeşmenin olduğu Residenzplatz Meydanı.Turistik olarak girdiğiniz dükkanlarda da Mozart çukulatasının yanı sıra kristalize tuz paketleri görürsünüz ki bunun sebebi bölgenin tuz madenlerince zengin olmasıdır.


















Festungsberg Tepesine, Kapitalplatz Meydanı’ ından füniküler  ile 12.00 € / kişi çıkıyorsunuz. Eğer isterseniz oldukça dik bir yokuşu yürüyerek de çıkabilirsiniz fakat gene de giriş bilet paranız 11.50 € olacak. Bu fiyat kalenin sadece A ve B bölümlerini gezmek için geçerli.


















 Tepeye çıkınca bölgede gezilmesi gereken yerlerin haritasını ve 11 yerin resmini koymuşlar ancak bunlar arabasız gezilebilecek yerler değil. Hohensalzburg Kalesi’ ne çıktığınızda bütün şehrin manzarasına hakim oluyorsunuz. Şehir gerçekten bolca yeşilliğe sahip. Dönüşte biz yürüyerek indik ana meydanda çeşitli yiyecek ve hediyelik eşya satan yerler var. Gene bu meydanda kocaman bir altın küre üzerinde duran bir adam göreceksiniz ki bu Mozart çikolatasını ifade ediyormuş. Buradaki kiliseyi de ücretsiz gezebilirsiniz.

 



 


Mozart hakkında kısa bilgi paylaşmak isterim: Wolfgong Amedeus Mozart ‘ ın babası da müzisyenmiş. Mozart beş yaşında iken piyano ve viyolansel çalıyormuş. Otuz beş yaşında yoksulluk içinde ölmüş ve mezarı bile yok. Güzel paralar kazanmış fakat hep fazlasıyla harcamış.