menu

31 Ağustos 2018 Cuma

OLYMPOS-ADRASAN-ÇIRALI


AĞUSTOS 2018

Çocukluğumda bayram denilince hepimizi ayrı bir sevinç alırdı. El öpüp mendil içinde harçlık almalar ve sonra onları güzel güzel harcamak, uzun zamandır görüşemediğimiz akraba ve dostları görmek, şık şık giyinmek;maalesef şu an yerini nereye gitsem havasına döndürdü.

Durum böyle olunca bizde Antalya' nın Olimpos ilçesine gitmeye karar verdik. Arabamızla gittiğimiz için yolda fazla da vakit kaybetmeden görebileceğimiz yerleri de gezmeye karar verdik.





Çocukluğumda babamın bizi götürdüğü İNSUYU MAĞARASI bence müthişti. Mağaraları hep sevmişimdir. Tabi mağaraların içinin soğuk ve nemli olduğunu unutmamak gerekir. Yani üzerinize bir şey almak ve ayağınıza kapalı ayakkabı giymek doğru bir şey olur.



























İnsuyu Mağarası, Burdur' a 10 km uzaklıktadır. Mağaranın uzunluğu 600 m ve en geniş yeri 80 m 'dir. Mağaranın içinde olması gereken gölcükler maalesef kuru idi. Türkiye' nin en büyük mağara gölü buradadır. Burası 'Büyük Göl' olarak da bilinir.

Mağaranın içinde sarkıt ve dikitler mevcuttur. Bunun sebebi karstik yapının zamanla aşınması ve erimesinden kaynaklanmıştır.













                                                     Bu mağarada müze kart geçerli değil.


Kaldığımız yer Olimpos' ta Alaturka Pansiyondu. Bungolov evler ve ufak 10 odalı iki katlı bir yapıdan oluşuyor. Oranın yerli bir ailesi işetiyor ve heran elleri her şeyin üstünde.























Ortam müthiş, süslemeler, portakal ağaçları, pinpon masası, bir sürü çardak ve lezzetli yemekleri ile çok güzeldi. Fiyatlar bölgede her yerde hemen hemen aynı ve makul denilebilir.


Pansiyonun gece manzarası da çok güzel. Sabah ve akşam yemekleri ödediğiniz ücretin içinde. Oldukça doyurucu ve açık büfe.











Ortam son derece doğal etrafınızda kediler, tavuklar mükemmel bir köy havası yaratıyor. Biz orada iken hiç sinek yoktu.
























Denize yaklaşık 25-30 dak yürüme mesafesi var. Bizim gibi yolun yarısını araba ile gelip otoparka ( ücreti 5 tl ) veya boş bulduğunuz bir yere bırakıp sonra biletlerinizi alıp antik şehrin içinden 10 dak yürüyüp denize ulaşabilirsiniz.






Biletleri alırken özellikle bizim gibi kalabalık iseniz 10 girişlik biletleri 20 tl 'ye alıp ekonomik davranabilirsiniz. Dışarıdan veya hemen bilet aldıktan sonraki marketlerden ihtiyaçlarınızı alırsanız sıkıntı yaşamazsınız. Gün içinde bir sürü satıcıda geçip birçok şey satıyor ama biz hep girmeden almayı tercih ettik.
Yanınızda muhakkak oturmak veya yatmak istediğiniz şeyi getirin çünkü yok. Biz şemsiye getirdiğimiz halde hiç açmadık çünkü dağların gölgesinde bir yer bulabiliyorsunuz.





















 Kumsal maalesef taşlık ve bu taşlar irili ufaklı. Denize girerken ayağınıza bir deniz ayakkabısı alırsanız sanırım zorluk çekmeden yürürsünüz. Deniz mükemmel güzel ama soğuk su kaynağı olduğu için bazen sağ ve sol tarafınız arasında ısı farkı ile karşılaşıyorsunuz. Gene de üşümeden rahat rahat yüzüyorsunuz. Suyun dibini hep görüyorsunuz. Kıyının sağ tarafındaki dağın altında ufak iki mağara var. Bu mağaraları kano kiralayarak da veya benim gibi yüzerek de gezebilirsiniz.











En önemli şey ise lütfen tüm çöplerinizi biriktirip antik şehrin girişindeki çöp kutularına atın ki buranın el değmemiş güzelliği bozulmasın. Gerekirse etrafta görürseniz toplayın ve bırakanları uyarın.



Denize ulaşmak için Antik Olimpos Şehri'nin içinden geçiyorsunuz. Şehir gerçekten insanı büyülüyor.









   


















             Bu oluktan kurbanların kanları akıtılıyormuş.























Binaların içinde bulunan deliklerin herbiri şekillerine göre basamak veya kat sayısını gösteriyor.




























Antik kenti gezerken beni en çok etkileyenlerden biri de ağaçların yüzlerce yılda oluşturdukları köklerinin açıkta olması ve etrafa ayrı bir renk katması oldu.



































                                        Bu güzelliklerin hepsi yürüyüş yolunuzun üzerinde bulunmakta.












                                                Denize ulaşırken yolda bu lahitlerle karşılaşıyorsunuz.





Yürüyüş yolunda derenin geçtiği yerde bir su birikintisi oluşmuş bu su insanı soğukluğuyla tam kendine getiriyor.





Gece ise 15 km uzaklıktaki Çıralı Beldesi' ne gidip muhakkak YANARTAŞ' ı görmelisiniz. Bunu yaparken muhakkak yanınıza su alın  ve ayağınıza spor ayakkabı giyin. Gecenin karanlığında performansınıza bağlı olarak 30-45 dak, kimi zaman kayalardan, kimi zaman toprak yoldan dik bir dağ tırmanacaksınız. Bu tırmanma sırasında saat kaç olursa olsun yalnız olmuyorsunuz çünkü ya sizinle tırmanan  veya inen birileriyle karşılaşıyorsunuz. Yolda hiçbir ışık yok ama oradaki büfeden 5 tl karşılığında kiralayabiliryorsunuz ki bunu muhakkak yapın aksi halde telefon şarjı yetmeyebilir. Çıktığınız süre kadar da inişiniz var. Bu tırmanma için de 7 tl para ödüyorsunuz ama bunun hangi hizmet karşılığında olduğunu anlamadık.
Zirveye ulaştığınızda kayaların arasından gerçekten ateşler çıkıyor. Herhalde metan gazı çıkan bir yer var. Buraya gelirken bazıları sucuk-ekmek ve şarapları ile gelmişti.














Kaldığımız yerden bir saat kırkbeş dakikalık bir araba yolculuğuyla Kekova tekne turuna katıldık. Bu tur öğlen yemeği dahil 80 tl idi. Genelde balık, makarna, patates salatası, zeytinyağlı ve karpuz veriyorlar. İçecekler ekstra oluyor. Sabah 10.00 -17.30 saatlerine yapılıyor. Son derece zevkli, mavinin ve yeşilinin onlarca tonunu görüyorsunuz.





















Bu tur batık şehre götürdüğü için teknenin içinde biraz ufak olsa da camlı bölümler yapmışlar. Böylece alttaki batıkları görüyorsunuz. Bizim Mısır gezisindeki tekne turunda bütün zemin cam idi ve görüntü çok daha güzeldi.





 Lahiti görmek için indiğimiz ada gerçekten mükemmel,daracık ama rengarenk yolları,çiçeklerle ve kendi el emekleri ile süsledikleri sokakları,ev yapımı dondurmaları ile insanı büyülüyor.






Adada kaleyiyi de gezebilirsiniz ama zaman kısıtlı olduğu için biz lahiti tercih ettik.













































Bu gezi programında Aziz Nikolaos Müzesi de geziliyor. Müzekart veya İşbankası kartı geçerli.









































Bu gezi kapsamında MYRA ÖRENYERİ de geziliyor. Buranın kazıları halen devam ediyor ve henüz çok az bir yeri kazılmış. Kaya mezarları ve tiyatro bölümü gerçekten çok güzel.



































Adrasan'dan 10.00-17.00 saatlerinde muhakkak SULUADA TURU' na katılmalısınız. Bu turun fiyatı 60 tl ve yemek dahil,içecekler hariç.









Buradan akan suyun insanların böbrek taşlarına iyi geldiği ve cildi yenilediğini duyunca hepimiz ve en çok da ben hemen yüzerek suyun şifasından yararlanmaya gittim.








                                     Yorumlar kısmında ne kadar suyun işe yaradığını yazarsınız artık.










































                                                                       DİLEK MAĞARASI
















































































Suyun rengini, berraklığını sanırım yeterince gösterebildim.


Bugün oğlumun Doğumgünü ve 14 yaşını bitirdi. Biz de tekne imkanları doğrultusunda ona ufak bir kutlama hazırladık. Her şeyin gönlünce olduğu sağlıklı, mutlu, huzurlu ve başarılı yılların olsun;sevenlerin ve sevdiklerin daima yanında olsun CANPARÇAM.






























Memleketimizin her köşesi ayrı bir cennet bunu bir kez daha gördük. Ne mutlu bizlereki bu topraklarda yaşıyoruz.